HUKUK SÖZLÜĞÜ
En kapsamlı ve devamlı büyüyen içeriğiyle hukuk sözlüğü
Tenbih
Uyarma; uyarı
Tenezzül
Inme; alçalma; düşme; kendine aykırı gelen bir işi veya durumu kabul etme
TENFİZ
İnfaz etme, bir hükmü uygulama, gereğini yerine getirme. Bir şeyi geçerli kılma.
Tenkis
Indirme; azaltma; eksiltme
Tenmiye
Nemalandırma; artırma; işletme
Tensip
Uygun görme
Tenvîrât
Aydınlatma; ışıklandırma
Tenzil
Indirtme; azaltma
Terâküm
Birikme; biriktirme
Tercihe şayan
Üstün tutulan; yeğlenen; tercih edilen
Terditli
Kademeli
tereke
Ölen kimseden, geride bıraktığı mirasçılarına kalan mal, ölenin terkettiği, sağlara bıraktığı mal.
Tereke (terike)
Miras bırakanın mirasçılarına geçen kalıtı; kalıt; mirasçılara kalan malvarlığı
Terekküp etmek
Oluşmak
Teressübât
Tortulanmalar; dibe çökmeler; durulmalar
Terettüp etmek
Düşmek; doğmak; ait olmak; sırası gelmek; gerektirmek
Terhin
Rehin olarak verme; emanet bırakma
Terkin
Boyama, çizme, bozma, bir kaydın çizilmesi. Tapu kaydının düşürülmesi. Bir kimse üzerinde görülen bir taşınmazın bu durumunun sona erdirilmesi. Bir şeyin parçası ve temel rüknü haline getirme. Asıl unsur yapma. Mk md. 933, 935.
Termim
Tamir etme; onarma; düzeltme; iyileştirme
tersim
Resmetmek, bir şeyin çizgilerle şeklini çizmek, çizgilerle ortaya koyup anlatmak.
Tersîmât
Resmetmeler; resmini yapmalar; çizmeler
Tertip
Sıra; düzen; düzenleme
Tesâhub
Sahip çıkma; koruma
Tescil
Resmi kütük veya defterlere bir konunun (hakkın) yazılması, kayıt düşülmesi.
Tesellüm
Teslim alma
teselsül
Birden çok kimsenin alacaklıya karşı aynı borcun tamamını yükümlenmelerine veya birden çok alacaklının tek bir borcu istemeye hakkı olduğunu gösteren durum;dayanışma Zincirleme. Zincir gibi birbirine bitişik kısımlar olma. Silsile peyda etme Man: Bak: Del
Tesmiye
Ad koyma; isimlendirme; belirleme
Tesviye
Sonuca bağlama; çözümleme; gereğini yapma; seviye; düzdüzeltme
teşdid
Şiddetlendirme, ağırlaştırma, bir suçun cezasının bazı nedenlerle ağırlaştırılması ve aktarılması. Bunun sebebleri ne de teşdîd sebebleri denilir. Meselâ taammüden adam öldürme, kamu malını çalma, küçüklere laf atma vs. Gibi.
Teşevvüş
Karışıklık; kargaşalık
teşhis
Şahıslandırma, tanıma, bir kimseyi tanıma suretiyle kim olduğunu ortaya koyma, belirleme.
Teşmil
Kapsamına alma; yayma
teşrii
Yasama faaliyeti, kanun yapma, kanun koyma işi. Laik hukukta bu yetki ya halkın temsilcilerinindir ya da baştaki yöneten az bir grubundur. İslâm hukukunda ise temelde allah’ındır. Hakikî şâri o'dur. Hz. Peygamber mecâzî anlamda şâridir. Bu faaliyett
Teşrik
Yaptığı bir işe ortak almak.
Teşviş
Karma karışık yapma, iyiyi kötüye katma, zihnin karışık bir durum alması.
Tevakkuf
Bağlı olma; durma
Tevarüs
Bir kimseden miras kalma; mirasa konma; kalıtım yoluyla birinden diğerine geçme
TEVDİ
Bırakmak, vedia olarak bir yere emânet etme.
Tevdi etmek
Vermek; bırakmak; sunmak
Teveccüh
Yönelme; yakınlık duyma; sevgi
356 tane sorudan 161 - 200 arası gösteriliyor
Geri1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9İleri
2942

Hukuki Terim

485

Kullanıcı

2056452

Terim Arama